Kıl Çadırın Öyküsü

BENDEN KIL ÇADIRIN (KARA ÇADIR) ÖYKÜSÜ

Çadır; Yörüğün yalnıza arkadaş, yorguna dayanak, garibe sığınak olduğu evidir.
Çadır; Yörüğün ne kadar insaflı, ne kadar fedakâr, ne kadar adaletli, ne kadar şefkatli olduğunu gösteren yuvasıdır.
Çadır; Yörüğün ne kadar zeki, güvenilir, kanaatkâr, çevreci, barışçıl ve insancıl olduğunun bir ispatıdır.
Çadır; Yörüğün her zaman mazlumun yanında, zalimin karşısında olduğu mertlik mekânıdır.
Çadır; Yörük için iyiliğin kapısıdır. İyilik nasıl bir dua, bir niyaz, bir selam ise yörüğün evi çadır; sıkıntılı bir anda âminlere açılan bir çift el gibi, bir defasında ağaç dikmek gibi, öbür defasında aç kalan bir hayvanı doyurmak gibi, komşuya götürülen bir kap yemek gibi, yol sorana yolunu tarif etmek gibidir.
Çadır; Yörüğün dünyada iyiliği hâkim kılmak, kötülüğe engel olmak ideali ile yaşadığı diyarıdır.
Çadır; Yörüğün saygı ve sevgi yuvası, muhabbet ve sevinç evi, her türlü acısında dert ortağıdır.
Çadır; Yörüğün zoru aşmak, uzağa kavuşmak, yükseklere çıkmak özlemi, vatan ve hürriyet aşkı ile bile bile cileye sevdalı olduğu yeridir.
Çadır; Yörüğün “Güneş batarken ay doğsun, ay batarken güneş doğsun, üzerimizden aydınlık hiç eksik olmasın” dediği otağıdır.
Çadır; Yörüğün yüzünün gülümseyişinin ilacı, çanlardan çıkan ahenkli sesleri müzikmişçesine dinlediği dünyasıdır.
Çadır; Yörüğün devletine sadakat, düşünmeden emre itaat, ecdadından yadigâr vatan sevdasının tecelli ettiği vatan varsa kendi de vardır, vatan yoksa kendi de yoktur bilinciyle yaşadığı ocağıdır.
Çadır; Yörüğün olgun olduğunu, kabul etmesini bilen,  yiğit, mert, mücadele etmesini bilen, cömert, veren el alan elden üstüdür şiarı ile yaşadığı, eli açık, inançlı, hakkı hukuku bilen bir birey olduğunu ispatladığı yegâne memleketidir.
Çadır; öyle herkesin bildiği gibi öylesine bir malzeme değildir. O ki, devletini devesinin sırtında taşıyabilme becerisini gösteren bir milletin yurdudur.
….

Çadır, Kıldan imal edilen asırlardır biz Yörüklerin evi barkı olmuş muhteşem bir yapıdır. Muhteşem bir yapıdır diyorum zira; dünya üzerinde çadırdan devlet kurabilme yeteneğine sahip tek millet Türk Milletidir.

Çadır; tüyleri kara olan keçilerin kıllarının; kırkılması, taranması, eğrilmesi, dokunması ve yine kıldan yapılan iplerle dikilmesi sonucunda elde edilen bir üründür.

Öykü Yazarı: İbrahim KOCAKERİMOĞLU